kemik iliği nakli
İsim, Tıp
uyluk kemiği kırığı
İsim, Tıp
uyluk kemiği kırığı
İsim, Tıp
bir deri bir kemik olmak
Fiil
blade ile ayni anlama gelir. kürek kemiği.
(atın tırnağında) parmak, kemiği, toynak içindeki ayak kemiği.
dirsek ucu, dirsek kemiğinin hassas noktası, dirsekte bir şeye çarpınca kolun karıncalanmasına sebep olan sinirin geçtiği yer.
asgariye indirmek, lüzumsuz fazlalıkları atmak/temizlemek, kısıtlamak.
When father lost his job, our living expenses had to be cut to the bone.
(atın ayağındaki) bukağı kemiği.
uyluk kemiği kırığı
İsim, Tıp
dirsek ucu, dirsek kemiğinin hassas noktası, dirsekte bir şeye çarpınca kolun karıncalanmasına sebep olan sinirin geçtiği yer.
hyoid ile ayni anlama gelir. dil kemiği, dilin kökünde bulunan U şeklindeki kemik.
kalça kemiği, herbiri üç parçanın (
ilium, ischium, pubis) birleşmesinden oluşan iki kalça kemiğinden herbiri.
gözyaşı kemiği: göz çukurunun ön kısmındaki ince, ufak, zarımsı kemik.
lachrymal, lacrimal ile ayni anlama gelir.
İsim
uzun kemik, omurgalılarda kol/bacak kemiği.
İsim
zar-dokudan gelişen kemik. cartilage bone.
parietal ile ayni anlama gelir. kafatası kemiği, kafatasının yan ve üst kemiklerinden herbiri.
(köpek) yeri kazıyıp kemik çıkarmak.
timpan kemiği, kulak zarını tutan kemik.
canını dişine takıp çalışmak
Fiil
elmacık kemiği.
malar, malar bone, cheekbone ile ayni anlama gelir.
İsim
kemik külü: gübre olarak ve ince porselen yapımında kullanılır.
İsim
kemik boyası: kemiği kapalı kaplarda yakarak elde edilen siyah madde. Boya olarak ve renk gidermede kullanılır.
İsim
ince porselen (kemik külü ile yapılır).
İsim
kemikle ses duyurma: ses titreşimlerinin kafa kemikleri üzerinden beyne ulaştırılması.
kemik külü: gübre olarak ve ince porselen yapımında kullanılır.
İsim
kemik erimesi
İsim, Hastalıklar
kemik gübresi, kemik tozu.
İsim
anlaşmazlık sebebi, ihtilâf konusu
kemik sintigrafisi
İsim, Tıp
(konuşma dili) çok çalışmak
Fiil
biriyle paylaşılacak kozu olmak
Fiil
biriyle paylaşacak kozu olmak
Fiil
paylaşacak kozu olmak, görülecek/hesabı/halledilecek davası olmak.
I have a bone to pick with you:
Seninle paylaşacak bir kozum/görülecek bir hesabım var.
Seninle görülecek hesabım var.
kendine düşen payı ödemek
Fiil
biriyle paylaşacak kozu olmak
Fiil
uyluk kemiği kırığı
İsim, Tıp