Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. seninle
  2. sizinle
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

I am glad things are going so well with you
allah versin
peace be with you
selamünaleyküm.
what's amiss with you
derdin ne ?
What's up with you
? Sana ne oluyor? Neyin var?
get along with you !
hadi canım sen de
get along with you !
atma
I completely agree with you.
Tam aynı fikirdeyim. Cümle
I completely agree with you.
Kesinlikle katılıyorum. Cümle
I completely agree with you.
Kelimesi kelimesine katılıyorum. Cümle
I completely agree with you.
Aynen katılıyorum. Cümle
I completely agree with you.
Kesinlikle aynı fikirdeyim. Cümle
I couldn't agree more with you.
Aynen katılıyorum. Cümle
I couldn't agree more with you.
Kesinlikle aynı fikirdeyim. Cümle
I couldn't agree more with you.
Kelimesi kelimesine katılıyorum. Cümle
I couldn't agree more with you.
Kesinlikle katılıyorum. Cümle
I couldn't agree more with you.
Tam aynı fikirdeyim. Cümle
I couldn't agree with you more.
Kesinlikle katılıyorum. Cümle
I couldn't agree with you more.
Kelimesi kelimesine katılıyorum. Cümle
I couldn't agree with you more.
Tam aynı fikirdeyim. Cümle
I couldn't agree with you more.
Aynen katılıyorum. Cümle
I couldn't agree with you more.
Kesinlikle aynı fikirdeyim. Cümle
I totally agree with you.
Aynen katılıyorum. Cümle
I totally agree with you.
Kesinlikle aynı fikirdeyim. Cümle
I totally agree with you.
Kesinlikle katılıyorum. Cümle
I totally agree with you.
Tam aynı fikirdeyim. Cümle
I totally agree with you.
Kelimesi kelimesine katılıyorum. Cümle
I'll deal with you later
sana sonra göstermek ririm
I'm finished with you!
Sen benim için yoksun artık!
I'm right there with you.
Aynı fikirdeyim.
I've got a bone to pick with you.
Seninle görülecek hesabım var.
peace be with you ! (a greeting used by Muslims
selamünaleyküm
That shirt agrees with you.
Bu gömlek sana yakışmış.
What's going on with you?
Senin neyin var?
after you with the salt
tuzu sonra bana geçir
Are you with the bride or groom?
Kız tarafından mısınız yoksa erkek tarafından mı? Cümle
Where are you going with this?
Ne demek istiyorsun?
Where are you going with this?
Lafı nereye getirmeye çalışıyorsun?
You catch more flies with honey than with verjuice
Bir kimseyi iyilikle yola getirmek daha kolaydır.
You could have koncked me down/over with a feather
Hayretten küçük dilimi yuttum/donakaldım.
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.