sermaye kontrolleri
Noun, Economics
finansal kiralama
Noun, Banking
sermaye piyasaları aracı kurumu
Noun, Banking
sermayesini muhtelif alanlara yatırmak
Verb
sermayesini harcamak
Verb
sermayeyi yiyip bitirmek
Verb
sermayesini küçültmek
Verb
bütün sermayesini teçhizata yatırmak
Verb
sermaye yapısını güçlendirmek
Verb, Banking
emek-sermaye çelişkisi
Noun, Economics
sermayesi ile yaşamak
Verb
ana paraya dokunmadan faiziyle geçinmek
Verb
sermayesinin getirdiği faiz ile yaşamak
Verb
sermaye payını geri çekmek
Verb
kısmen ödenmiş sermaye payı
nakit karşılığı hisse ihracı
ortaklarca oluşturulan sermaye
ölü sermaye (verimli olmayan
isteğe göre kullanılabilecek sermaye
ekonomik sermaye
Noun, Banking
dondurulmuş veya kullanılmayan sermaye
sermaye tedarik etmek
Verb
âtıl sermaye (üretimde herhangi bir katkıda bulunmayan , gelir getirici faaliyette kullanılmayan sermaye
sermayeyi sabit hale getirmek
Verb
(Br) ihraç edilmiş sermaye (hisse payı halinde çıkarılan toplam sermaye
ihraç edilen hisse senetli sermaye
tahvil karşılığı sağlanan borç sermaye
doğal sermaye (üretimin bir faktörü olarak kullanılan arazi
işletme sermayesi
Noun, Accounting
uzun vadeli yatırım sermayesi
mali bir dönem sonundaki sahiplik
sermaye tedarik etmek
Verb
yüksek faiz oranlarıyla yabancı memleketlerden çağrılan ya da politik sorunlar olduğunda sağlam bir yer bulmak için getirilen para
yeni bir şirket kurulmadan önce araştırma ve geliştirme masrafları için gerekli olan başlangıç sermayesi
şirketin nakit karşılığı ihraç edilen sermayesi
bir örgütün fonlarının harcanmış olup geriye alınamayacak bölümü
sermaye benzeri kredi
Noun, Banking
katkı sermaye
Noun, Banking
bir ticarethanenin sabit ve cari aktiflerinin birleşik değeri
sermayeyi taahhüt etmek
Verb
şirketin ihraç yetkisi olup piyasaya sürülmemiş sermaye payı
gerçekleşmemiş sermaye kazancı
faiz eklenmesiyle sermaye değerindeki artış
sermaye yeterliliği
Noun, Banking
(Br) sermaye aktif değerinin artması
(Br) hisse senedi biçiminde kâr payı
hisse senedinden elde edilen temettü
bir işe yatırılmış paraların faizini ve itfasını karşılamak için gerekli tutarlar
Noun
nakit veya başka bir servetle sermayeye katılma
sermaye yoğunluğunun artması
sabit varlık için yapılan harcamalar
Noun
sermaye kaçması (kötü ekonomik ya da politik koşullara karşı önlem olarak bir ülkenin bir diğerine büyük
miktarda para transfer etmesi
belli bir dönemde esas sermayeye yapılan ek
proje yardımı (yeni bir yol aydınlatması gibi tasdik edilmiş projeler için hükümetçe yerel idareye verilen mali yardım
sermaye artırımı
Noun, Accounting
bir memlekete dışardan sermaye girişi
bedelsiz hisse senedi (birikmiş kâr ve ihtiyatların hisse senetlerine çevrilmesiyle çıkarılan ve şirketin
mevcut hissedarlarına şirketteki payları ile
ülkelerarası sermaye transferi
(US) sermaye değerlendirme
sermaye kısıtlaması (sermaye yatırımı için ayrılan tahsisatın tahdidi
şirketin sermayesini temsil eden ve ancak şirketin tasfiyesinde hissedarlara ödenecek olan ticari kârlar
sermaye yedekleri
Noun, Accounting
sermaye kaynakları (normalde masrafları karşılamak için kullanılmayan bina ve arsa gibi sabit ve sürekli nitelikteki kaynaklar
Noun
sermaye yapısı (işletmenin uzun vadeli borçlarıyla öz sermayesinin durumu
öz sermaye toplamı (işletmenin sermaye ve dağıtılmamış kârları
Noun
sermaye üstesi (çıkarılan hisse senetlerinin itibari değerlerinden fazla fiyata satılması sonucunda elde edilen fark
büyük ölçüde sermaye muamelesi
sermaye değeri (yılda belirli miktarda getirisi olan bir sermaye kalemini satın alabilmek için gerekli miktar
bir sermaye malının maliyeti
sermaye değeri (sabit varlıklara yapılan yatırım değeri