sarhoş, esrik, ayyaş. drunk as a fiddler/as a lord: fitil gibi sarhoş, küfelik. blind/dead
drunk: körkütük sarhoş. half drunk: (a) yarı sarhoş, (b) yarısı içilmiş. to get drunk: sarhoş olmak. drunk and disorderly : huk. sarhoş ve kendinden geçmiş (mahkemeye verilenlere isnat olunan suç).
mest, kendinden geçmiş. drunk with power/with success.