Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
dumb
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Adjective
sersem, budala, aptal, salak, mankafa.
He's pretty dumb
: Pek aptaldır/sersemin biridir.
Leaving
the door unlocked is a dumb thing to do.
Adjective
dilsiz, konuşamayan.
Special school for deaf and dumb
: Sağır ve dilsizler için özel okul.
Animals are dumb.
Adjective
dili tutulmuş.
strike dumb
: şaşırtmak, hayrette bırakmak, şaşkına çevirmek.
struck dumb
:
dili tutulmuş, donakalmış, hayretten donmuş/taş kesilmiş.
The terrible news struck us dumb.
Adjective
sessiz, konuşmayan, susmuş, sakit, sükût eden.
The prisoner remained dumb during his trial.
Adjective
sözsüz, konuşmadan yapılan.
dumb show
: sözsüz güldürü.
Adjective
kusurlu, istenilen nitelikte olmayan.
dumb piano keys.
Adjective
mimikle yapılan, pandomim şeklinde.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
English Turkish Phrases
be struck dumb
kalakalmak
Verb
be struck dumb
dili tutulmak
Verb
be struck dumb
söz söyleyemez olmak
Verb
deaf and dumb
sağır ve dilsiz
strike dumb
şaşırtmak.
dumb ague
yalancı sıtma: gayrımuntazam aralıklarla gelen ve üşüme hissi olmayan sıtma.
Noun
dumb piano
(alıştırma için kullanılan) sessiz piyano.
Noun
dumb terminal
programlanmaz uçbirim
Information Technology
deaf and dumb alphabet
sağır ve dilsiz alfabesi
Noun
deaf and dumb alphabet language
sağır ve dilsiz dili
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.