refakatsiz küçükler
Noun, International Law
(kidnapping , US) rüştünü ispat etmemiş birini kaçırmak
Verb
Anadolu
Noun, Place Names
Küçük Asya
Noun, Place Names
Küçük Asya
Proper Name, Place Names
kanuna karşı gelen reşit olmayan kişi
ihmal edilen reşit olmayan küçük
ikinci derecede rol oynayan kimse
(US) ufak para (5 sent'lik
küçük nifak
Noun, Religion-Faith
(üniversitede) ikinci branş olarak almak.
küçük cihad
Noun, Religion-Faith
asteroid ile ayni anlama gelir. küçük gezegen/seyyare: Mars (Merih) ve Jupiter (Müşteri) arasında
yerleşmiş ve güneş etrafında dönen, çapları 1 km'den 773 km'ye kadar değişen binlerce gök cisminden biri.
ufak tefek onarımlar
Noun
küçük şirk
Noun, Religion-Faith
gemilerin çarpışmasında ortak suç durumunda kimin daha çok kimin daha az kusuru olduğu kuralı
küçük farklılıkların narsisizmi
Noun, Psychoanalysis
küçük benzerliklerin narsisizmi
Noun, Psychoanalysis
ikinci derece önemi olan sorun