gönlüne göre, tam istediği gibi.
He is a person after my heart: Tam gönlüme göre/istediğim gibi birisidir.
artçı deprem
Noun, Earth Sciences
artçı şok
Noun, Earth Sciences
artçı
Noun, Earth Sciences
izinden sonra yeniden işe dönmek
Verb
parasını idare etmek
Verb
kendi menfaatlerini korumak
Verb
bir piknikten sonra atılan çöpleri toplamak
Verb
koşup yetişmek.
chase after Jo and ask him to get some eggs.
sonuna kadar, ebediyen, ondan sonra, hep, artık.
They lived happily ever after: Sonuna kadar mutlu
yaşadılar. (Masallarda “onlar ermiş muradına” anlamında söylenir.)
el yordamı ile aramak
Verb
peşinden gitmek, takip etmek.
(a) (öğüt/nasihat/azar vb. ile) yola getirmeye çalışmak, (b) peşini bırakmamak, ısrarla takip etmek/istemek.
(a) peşinden gitmek, peşine düşmek, kovalamak, kovuşturmak, elde etmeye çalışmak.
to go after a job/a girl/a prize. (b) (sırada) arkasından/sonra gelmek.
tekrar tekrar söylemek, sık sık tekrarlamak.
Sue's mother had to keep after her to clean her bedroom.
Verb
(a) gözet(le)mek, gözle takip etmek, arkasından bakmak.
We looked after the train as it left the station. (b) bakmak, ihtimam/dikkat göstermek, mukayyet olmak, çekip çevirmek, idare etmek.
Who will look after the children while their mother is in hospital?
Are you being well looked after? Sana iyi bakıyorlar mı?
He needs a wife to look after him: Ona bakacak bir eş/zevce lâzım.
He is old enough to look after himself: Artık kendini idare edecek yaştadır.
birşeyi saplantı haline getirmek
Verb
izlemek, takip etmek, kovalamak, peşinden gitmek.
içki mahmurluğu, içki içenlerin ertesi sabah duydukları rahatsızlık.
(a) kovalamak, peşinden koşmak.
to run after women: kadın peşinde koşmak, hovardalık yapmak. (b)
hizmet etmek.
I can't keep running after you all day.
bir şeyi adresine göndermek
Verb
bir şeyi yeni adresine göndermek
Verb
(a) (birisine/ebeveyne vb.) benzemek, -e çekmek.
He takes after his father: Babasına çekmiş. (b)
take off after = take out after
dd: yolunu tutmak, izinden gitmek.
belirli bir tarih ve olaydan sonra iktisap olunan
(US) ipoteği verenin ipoteği veriş tarihinden sonra üzerine ipotek konulabilir başka bir gayrimenkul iktisap ettiğinde
sonunda, bununla beraber, mamafih, netice itibarıyla, herşeye rağmen, ne de olsa, yine de.
after all, what does it matter? Netice itibarıyla bunun ne önemi var? (Bundan ne çıkar?)
after all, he is your son: Ne de olsa oğlundur.
I decided to take the train after all: Sonunda trenle gitmeye karar verdim.
Adverb
herşeye rağmen, ne de olsa.
After all, he's still a child: Ne de olsa henüz bir çocuk.
banka çalışma saatleri sonrası
dikkatle incelendikten sonra
komisyona danıştıktan sonra
masraflar çıkarıldıktan sonra
masraflarınız düşüldükten sonra
kararın verilmesinden sonra meydana çıkarılan kanıt
(çalışma/okul vb.) saatlerinden sonra.
borsa kapanışından sonraki işlemler
Noun
hisse senedi borsasının resmen kapanmasından sonraki alışverişler
Noun
uzun müzakerelerden sonra
feleğin nice darbesinden sonra
yeni çıkarılan bir menkul değerin arz ve talebe göre borsa fiyatı belirlendikten sonra işleme tabi kılınması
resmi saatler dışında borsada listelenen menkul değerlerin gayri resmi alım satımı
pazar sonrası (bakım ve yedek parça sağlama işi
uzun müzakerelerden sonra
uzun müzakerelerden sonra
uzun uzun soru sorduktan sonra
beklenmedik durumlar için karşılık ayrıldıktan sonra
satış sonrası hizmet
Noun
yedek parça ikmali gibi müşterilere verilen satış sonrası servisi
görüldüğünden bir süre sonra
bir kambiyo senedinin vadesinin keşide edilen şahsa akseptans için takdim edildiği tarih olarak hesaplanacağını ifade eder
iki ay ya da üç ay sonra ödenmesini öngören ifade
bir kambiyo senedi ya da emre muharrer senette yazılı olan ve senedin ibrazında ya da kabulü anında atılan tarihten bir ay
vergi düşüldükten sonraki kazanç
vergi kesildikten sonraki kâr
tedaviden sonraki yeni bir tedavi
suçluya yataklık eden feri fail
suç işlendikten sonra suçluya yataklık eden feri fail
cürüm işlendikten sonra suç ortağı olan kimse
birinin sağlığını sormak
Verb
birinin hakkında sorular sormak
Verb
birinin nasıl olduğunu sormak
Verb
bir şeyi şiddetle istemek
bir şeyin peşinde olmak
Verb
biri hakkında tahkikat yapmak
Verb
birşey örnek alınarak oluşturulmak
Verb
birşeye göre biçimlendirilmek
Verb
birşeye dayandırılarak oluşturulmak
Verb
birinin arkasını toplamak
Verb
birini bulmaya çalışmak
Verb
birinin peşine düşmek
Verb
birini yakalamaya çalışmak
Verb
ibrazdan sonraki günler
Noun
üzerinde yazılı tarihten sonra ödenecek senet
servet düşkünü olmak
Verb
servet peşinde olmak
Verb
şan şeref peşinde olmak
Verb
bir poliçenin protesto süresi geçtikten sonra ciro edilmesi
bir dostun özlemini çekmek
Verb
birinin bakımını üstlenmek
Verb
birine bakarak olmak
Verb
birine göz kulak olmak
Verb
birşeyden sorumlu olmak
Verb
birşeye bakarak olmak
Verb
kendine dikkat etmek
Verb
kendi başına idare etmek
Verb
başının çaresine bakmak
Verb
kendi işini kendi görmek
Verb
birini cinsel olarak sürekli düşünmek
Verb
biriyle cinsel ilişkiye girmek istemek
Verb
birinin adından esinlenerek birini adlandırmak
Verb
birine birinin adını vermek
Verb
birşeyi model alarak şekillendirmek
Verb
(Br) stopaj kesilmiş maaş
birinin dağıttığı yeri toplamak
Verb
birinin dağınıklığını toplamak
Verb
iflas kararından sonra iktisap edilen mal
boş hayal peşinde koşmak
Verb
...'den saatler sonra
Adverb
...'den kısa bir süre sonra
Adverb
...'den hemen sonra
Adverb
dersler bittikten sonra okulda kalmak
Verb
birini adım adım izlemek
Verb
borsanın kapanış saatinden sonra işlem gören menkul değerin fiyatı