Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
all out
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
bütün güçleriyle, büyük gayretle, alabildiğine.
They went all out to finish on time
: Vaktinde
bitirebilmek için bütün güçleriyle çalıştılar.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
English Turkish Phrases
go all out
son gücünü/gayretini sarfetmek.
be all out for reform
devrimden yana olmak
Verb
go all out for sth
bir şey için türlü zahmete katlanmak
Verb
... than all get out
son derece ...
Adjective
all-out
var gücüyle/kuvvetiyle, bütün varlığı ile, tüm, bütün, toptan, topyekûn.
He made an all-out effort
to win: Kazanmak için var gücüyle çalıştı.
all-out war
: topyekûn savaş.
Adjective
be out of all
beş parasız kalmak
Verb
be out of all count
hesaplanamaz olmak
Verb
be out of all relation to sth
bir şeyle hiç ilgisi olmamak
Verb
cost a sum out of all reason
çok fahiş fiyata mal olmak
Verb
get all the pleasure one can out of sth
keyfini çıkarmak
Verb
go out in all weathers
her türlü havada dışarı çıkmak
Verb
go out in all weathers
her türlü hava da dışarı çıkmak
Verb
jockey someone out of all his money
birinin parasını soymak
Verb
let it all hang out
gevşemek
Verb
let it all hang out
kendini bırakmak
Verb
let it all hang out
canının istediğini yapmak
Verb
out of all comparison
mukayese kabul etmez
out of all proportion
tamamıyla nispetsiz
out of all proportion
tamamiyle nisbetsiz
out of all recognition
tanınmayacak/inanılmayacak derecede.
The social structure has changed beyond recognition .
put out all one's strength
bütün takatını tüketmek
Verb
put out all the stops to save sb
her çareye başvurarak birini kurtarmaya çalışmak
Verb
snuff out all opposition
bütün muhalefeti yok etmek
Verb
steam with all lights out
bütün farları sönük ilerlemek
Verb
take all the pleasure out of sth
zehretmek
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.