day

English-Turkish Translation

  1. Noun gün.
    all day: bütün gün.
    every day = day after day = day in day out: her gün.
    every
    other day: gün aşırı, iki günde bir.
    day and night: gece gündüz, her zaman, daima.
    I worked all day: Bütün gün çalıştım.
    3 days ago: 3 gün önce.
    He's coming in 2 days (= 2 days time): 2 güne kadar geliyor.
    There are 7 days in a week.
    What day is it today? Bugün günlerden ne?
    On a day like this: Böyle (bugünkü gibi) bir günde.
    from day to day: günden güne.
    to live from day to day: gününü gün etmek, bugün yeyip yarını düşünmemek.
    from that day on /onwards: o günden beri.
    from that day to this: o gün bu gündür.
    from this day forth: bundan böyle, badehu, badema.
    twice a day: günde 2 kere.
    the day before yesterday: evvelsi gün.
    the day after = the following day: ertesi gün.
    the day after tomorrow: öbür gün.
    the other day: geçen gün, geçenlerde.
    He will come any day now: Yakında/bugünlerde gelecek.
    One day she will come: Günün birinde gelecek.
    One of these days: bugünlerde, günün birinde.
    day by day: gün be gün.
    day in day out: her gün, Allahın günü.
    this day of all days: günlerden bugün.
    the last day = the day of judgement: ahiret/kıyamet/mahşer günü.
    days of grace: borçluya borcunu ödemesi için fazladan tanınan 3 gün.
    in days to come: ileride, gelecekte.
    some day: bir gün, günün birinde.
    some fine day: Allahın bir gününde.
    the good old days: Hey gidi günler!
    In the good old days = in the days of old: Eski zamanda.
    He has had his day = His day is done /over: Onun zamanı geçti.
    In my day: Benim zamanımda.
    Ask a girl to name the day
    k.d. bir kıza evlenme teklif etmek.
    He has seen better days: Görmüş geçirmiş bir kimsedir/O ne günler görmüştür!
    It is 3 years ago to a day: Günü gününe 3 yıl önce (= tam 3 yıl oldu).
    to this very day: bugün bile, hâlâ.
    It is all in the day's work
    a.s. Bu işe giren buna katlanır (= beklenmedik şey değil).
  2. Noun gündüz, gün.
    before day: güneş doğmadan (önce).
    break of day: şafak.
    by day: gündüz.

    broad day: güpegündüz.
    It was broad day Güpegündüz idi (güneş doğalı çok olmuştu).
    all day long: bütün gün, akşama kadar.
    carry the day: kazanmak, galebe çalmak.
    The day is ours: Kazandık.
    The day was going badly for the English: Muharebe İngilizlerin aleyhine gelişiyordu.
    day off: izin günü.
    red-letter day: bayram günü, sayılı gün.
    day labor: gündelik iş.
    day laborer: gündelikçi.
    day letter: âdi telgraf.
    day nursery: gündüz bakımevi, kreş.
    day school: yatısız okul.
    pay day: maaş günü.
    Every dog has his day: Herkesin şanslı olduğu bir gün vardır.
    This dress has seen better days: Bu elbise eskidi/modası geçti.
  3. Noun, Astronomy (a)
    mean solar day ile ayni anlama gelir. ortalama güneş günü, 24 saatlik zaman, (b) bir gök cisminin
    kendi ekseni etrafında tam bir dönüş süresi, (c)
    civil day ile ayni anlama gelir. takvim günü, gece yarısından gece yarısına kadar geçen süre, 24 saat. (bkz: sidereal day ).
  4. Noun iş günü, günün çalışmakla geçen kısmı.
    an eight-hour day.
  5. Noun anma günü, bayram, tatil gibi belirli gün.
    New Year's Day: yılın ilk günü.
  6. Noun başarılı/uğurlu gün, bir kimsenin şanslı/mutlu olduğu gün.
    make someone's day
    k.d. birinin
    gününü şenlendirmek/mutlu kılmak /saadetle doldurmak.
    It makes the old lady's day when the children come to see her.
  7. Noun
    days: çağ, devir, zaman.
    in grandfather's day.
    the present day: çağımız.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

Day of Ashura
Aşure Günü Proper Name, Religion-Faith
day of judgment
kıyamet günü Noun, Religion-Faith
Doomsday
Mahşer Günü Proper Name, Religion-Faith
had one's day
yararlılık ya da önemini yitirmiş
have been on one's legs all day
bütün gün ayakta kalmış olmak Verb
leave half one's work till the next day
işinin yarısını ertesi güne bırakmak Verb
make one's first sale of the day
siftah etmek Verb
make one's plans for the next day
ertesi gün ne yapacağını kararlaştırmak Verb
Many happy returns of the day!
Doğum günün kutlu olsun! Sentence, Idioms
Many happy returns of the day!
Nice yaşlara! Sentence, Idioms
Many happy returns of the day!
Nice yıllara! Sentence, Idioms
Many happy returns of the day!
Mutlu yıllar! Sentence, Idioms
to one's dying day
ölünceye kadar, sağ olduğu sürece, ömrü oldukça.
work one's day up
çalışarak (mesleğinde) ilerlemek Verb
(school) day
gündüzlü
account day
Londra borsasında işlemlerin alelhesap yürütüldüğü dönemin son günü
account day
hesap günü
all day
bütün gün
any day
ha bugün , ha yarın
appearance day
mahkemeye çıkma günü
appearance day
mahkeme günü
appearance day
duruşma günü
armistice day
ateşkes günü
armistice day
ateşkes günü (11 Kasım 1918
artificial day
günün saati
auction day
açık artırma günü
audit day
denetim günü
bargain day
indirimli satış günü
bill day
dava dilekçesi günü
birth day
doğum günü
bissextile day
ekli gün
bissextile day
artık gün
blank day
çalışılmayan gün
business day
borsa günü
business day
işgünü
busy day
işin yoğun olduğu gün
by day
gündüzün
cash day
maaş günü
cash day
hesaplaşma günü
commission day
şehir şehir gezen önemli yetki sahibi bir hâkimin başkanlık ettiği duruşmanın başladığı gün
contango day
repor günü
court day
mahkeme günü
court day
duruşma günü
d day
(6 Haziran 1944) İkinci Dünya Savaşı'nda Normandiya çıkartması günü
declaration day
beyan günü (opsiyon sahibinin kabul edip etmeyeceğini bildirmesi gereken son gün
dedication day
bir kilisenin bir azize adanma günü
delivery day
(Br) teslimat günü
delivery day
teslimat günü
dividend day
kâr payı dağıtım tarihi
eagle day
orduda maaş günü
entire day
bütün gün
evil day
uğursuz gün
fixed day
vade günü
flag- day
şenlik
flag- day
hayır işleri için rozet satılan gün
flag- day
bayram
foundation day
kuruluş yıldönümü
historic day
tarihî gün Noun
impact day
yeni ihraç edilen hisse senetleri şartlarının halka açıklandığı gün
intercalary day
artık gün
judgement day
kıyamet günü
judgement day
yargı günü
judicial day
mahkemenin oturum yaptığı gün
last day
son gün
latter day
son moda
law day
(senet , ipotek) vade tarihi
leap day
ekli gün
leave day
izin zni günü
leave day
izin günü
leave day
tatil
legal day
duruşma günü
liberation day
kurtuluş günü
lost day
zaman hattında (180 derece meridyeni) batı boylamından doğu boylamına geçilirken kaybedilen ve nazarı dikkate alınmayan gün
lucky day
mutlu gün
m day
seferberlik günü
mail day
postalama günü
market day
pazar kurulan gün
meeting day
toplantı günü
mobilization day
seferberlik günü
moving day
taşınma günü
nonbusiness day
banka tatil günü
nonjudicial day
normal olarak mahkemenin duruşma yapmadığı ve tebligat işlemlerinin icra olunmadığı günler
nonjudicial day
adliyenin tatil olduğu gün
noon day
öğle
nuptial day
düğün günü
odd day
artık gün
off day
izin günü
off day
kişinin formda olmadığı gün
open day
serbest gün
opening day
açılış açılma günü
option day
opsiyonun sona erdiği gün
pay day
maaş günü
peremptory day
ertelenmesi olanaksız duruşma günü
pleasant day
güzel gün
polling day
seçim günü
post day
(Br) posta günü
post day
posta günü
present day
çağdaş
present day
günümüzün
prompt day
ödeme tarihi
quarter day
üç ayda bir gelen hesap ödeme günü
quarter day
üç aylık bir dönemin ilk günü
reading day
okuma günü
red-letter day
anmağa değer gün
regular day
kabul günü
regular day
tesellüm günü
rememberance day
11 Kasım'da kutlanan 1
rent day
kira ödeme günü
retirement day
tekaüdiye
secular day
çalışma günü
settlement day
ödeme günü
settlement day
tasfiye günü (borsada , hisse senedi alımı yapanın bedelini ödemesi , satımı yapanın da sertifikaları teslim etmesi gereken gün
settlement day
tasfiye günü
settlement day
hesap günü
settling day
hesaplaşma günü
settling day
hesap günü
settling day
maaş günü
shopping day
alışveriş günü
snow day
kar tatili Noun, Education-Training
term day
ödeme günü
term day
vade günü
term day
kararlaştırılan gün
ticket day
borsa üyeleri ile müşteriler arasındaki hesapların görüldüğü hesap dönemi olarak bilinen beş günlük dönemlerin ikinci günü
transfer day
transfer günü
unfortunate day
kara gün
unfortunate day
uğursuz gün
wash day
çamaşır günü
washing day
çamaşır günü
wearing day
yorucu gün
without day
müddet belirtmeksizin
work day
iş günü
day after day
gün begün
day after day
günden güne
day attendance
günlük devam defteri
day bill
sabit tarihli senet
day bill
günlük senet
day boarder
yarım pansiyonla kalan müşteri
day boarder
yarım pansiyon otel müşterisi
day by day
günden güne
day by day
gün begün
day drift
aydınlık bacası
day hour
gündüz saati
day in day out
gün be gün, gel zaman git zaman.
day laborer
gündelikçi Noun
day letter
(US) telgrafla gönderilen ama normal posta ile teslim edilen telgraf
day letter
(günlük) mektup telgraf
day light
gündüz vardiyası Noun
day light
gün ışığı
day loan
(borsa , US) komisyoncu avansı
day loan
günlük borç
day lost
işçi-işveren anlaşmazlığı nedeniyle kaybolan işgünü
day lost
işgünü kaybı
day nurse
gündüz çalışan hemşire
day nursery
kreş
day nursery
çocuk yuvası Noun, Child Care
day nursery
yuva
day nursery
gündüz yuvası Noun
day off
tatil günü
day order
günlük sipariş
day order
sadece bir gün geçerli borsa emri
day pupil
gündüz öğrencisi
day rate
yalnızca gündüz kullanılan otel ya da motel odası için müşteriden istenilen ücret
day rate
gündelik ücret oranı
day rate
yalnızca gündüz kullanılan otel odası için müşteriden istenilen ücret
day rate
gündelik
day rest
tatil günü
day return
daha ucuz olan bir günlük gidiş-dönüş bileti
day scholar
gündüzcü öğrenci
day servant
gündelikçi
day shift
gündüz vardiyası Noun
day student
yatısız
day student
gündüzcü
day student
nehari
day ticket
bir gün için geçerli olan bilet
day ticket
aynı gün için geçerli dönüş bileti
day time
gün boyunca
day time
gündüz
day to day
günlük
day to day
günü gününe
day to day accommodation
borsa ve kambiyo simsarlarının bankalardan sadece bir günlüğüne aldığı kredi
day to day acts
borsadaki günlük avanslar Noun
day to day advances
borsadaki günlük avanslar Noun
day to day business
devam eden iş
day to day loan
günlük olarak ödenen borsa komisyoncusu istikrazı
day to day market
günlük para piyasası
day to day money
günlük ödenen para
day to day option
günlük opsiyon
day to day option
günlük opsiyon (süresi sadece bir gün olan opsiyon
day to day policy
günün politikası Noun
day to day position
günlük hesap durumu
day tripper
gün übirlik yolculuk yapan kişi
day work
gündüz vardiyası Noun
from day to day
gün begün
English-Turkish phrases from Zargan's own database