look up

  1. (a) yukarıya bakmak, başını kaldırmak, (b)
    k.d. iyileşmek, düzelmek, iyiye doğru gitmek.
    The
    trade should look up later in the year.
    Things are looking up: İşler düzeliyor. (c)
    look up to someone (as …): Birisine (… olarak) hürmet/saygı göstermek.
    They all look up to him as their leader. (d) ara(ştır)mak, (sözlüğe vb.) bakmak.
    to look up the word in the dictionary. look up the phone number in the directory. (e)
    k.d. yoklamak, ziyaret etmek.
    look someone up: birisini gidip görmek/ziyaret etmek.
    Do look me up next time you're in London. (f)
    den. rüzgâr uygun yönden esince gemi) menzile doğru yol almak, menzile yönelmek.
arama Information Technology
telefon rehberinde bir numara aramak Verb
bir ibareyi bulup okumak Verb
bir referansa bakmak Verb
bir treni arayıp bulmak Verb
sözlükten bir kelimenin anlamına bakmak Verb
sözlükte bir sözcüğe bakmak Verb
onu köşe bucak aramak Verb
birşeyden başını kaldırıp bakmak Verb
bakışlarını birşeyden yukarı yöneltmek Verb
birşeyden başını kaldırmak Verb
kitapta bir şey aramak Verb
sözlüğe bakmak Verb
birşeye bakmak Verb
birşeyi aramak Verb
(a) saymak, hürmet etmek, saygı/hürmet göstermek, (b) takdir etmek, hayran olmak, (c) güvenmek, itimat etmek, itibar etmek.
birini saymak Verb
birine hayran olmak Verb
birine saygı duymak Verb
birine lider gibi güvenmek Verb
berbat görünmek Verb
çok hasta görünmek Verb
mumyaya benzemek Verb
ölü gibi görünmek Verb
birini baştan aşağı süzmek Verb
birini baştan ayağa süzmek Verb
birini ziyaret etmek Verb
birine uğramak Verb
birini baştan ayağa süzmek Verb
birini baştan aşağı süzmek Verb