başlamak, acele etmek.
He'll never finish the work if he doesn't get a move on: Acele etmezse işini asla bitiremez.
kalabalığı ilerletmek
Verb
bir konuda harekete geçmek
Verb
bir konuda eyleme geçmek
Verb
daha iyi bir konuma geçmek
Verb
daha iyi bir yere geçmek
Verb
sürekli hareket halinde olmak
Verb
hareket halinde olmak
Verb
birine uzlaşmak için yanaşmak
Verb
birini dışarı çıkarmak
Verb
birini uzaklaştırmak
Verb
(a) faal, meşgul, (b) hiç durmaz, hareket halinde, sağa sola koşuşur, (c) ilerlemekte, terakki halinde.