(a) ayağını kaydırmak, plânlarını bozmak, (b) delillerini çürütmek.
ileri sürdüğü fikirleri gerçeklere dayandırmak
Fiil
karada konuşlu
Sıfat, Askerlik
karadan havaya füze
İsim, Askerlik
kulağı kirişte olmak, bütün söylenenleri dinlemek.
gerçekçi düşünmek, düşüncelerinde makul/pratik olmak.
ağır kara silahları
İsim, Askerlik
direnmek, ayak diremek, sebat etmek, yılmamak, boyun eğmemek.
Even though the boxer was hurt, he stood his ground.
iddiasını başarıyla savunmak
Fiil
mevziini terk etmemek
Fiil
tutumunu/durumunu değiştirmek, tevil etmek, başka delillere/savunmaya başvurmak.
(a) canlı, hayatta, (b) yeryüzünde, meydanda.
demirleme yeri, demir atacak yer.
pazarlama kampanyasıyla ilgili ikincil bilgi
bir radyo yayını ya da filmde ses efektleri ya da fon müziği
(a) temel kazmak, inşaatın ilk kazısını yapmak, başlangıç yapmak.
to break ground for a new housing development. (b)
den. demir almak, (c)
break new/fresh ground: çığır açmak, yeni keşifler/yenilikler yapmak.
Scientists are breaking fresh ground every day in their search for medicines.
(a) (sapanla toprağı) sürmek, (b) temel kazmak, temel atmak, işe başlamak, (c) zemin hazırlamak, hazırlık
(plânlarını) yapmak.
break fresh/new ground: çığır açmak, bir işi ilk olarak yapmak, yeni/özgün eser vücude getirmek, keşif yapmak.
ortak inanış, ortak çıkar.
İsim
common ground! aynı fikirdeyim, mutabıkız.
İsim
(a) yol almak/katetmek, (b) ilerlemek, ilerleme kaydetmek, (c) konuya değinmek, konuyu işlemek.
I'll try to cover all the ground in a short speech of half an hour.
dead space ile ayni anlama gelir. menzil dışı, ateş sahasının dışında kalan alan.
İsim
toprak teli.
İsim, Elektrik-Elektronik
feeding ile ayni anlama gelir. otlak, çayır, mer'a.
uçağın inip kalkabileceği küçük alan
futbol sahası
İsim, Futbol
ilerlemek, ilerleme kaydetmek.
(a) ilerlemek, ilerleme kaydetmek.
During the second day of fighting the army began to gain ground. (b) onaylatmak, kabul ettirmek, (c) yayılmak, genişlemek, (d) başarı kaydetmek, durumu düzeltmek, (e) önemi artmak.
(üstün kuvvet vaya mantık karşısında) yenildiğini kabul etmek, boyun/baş eğmek, pes demek.
(a) (geri) çekilmek, (ordu) ric'at etmek.
Under our attack the enemy was forced to give ground. (b) iddiasından vazgeçmek, (c) gitgide önemini kaybetmek.
demirleme yeri (iyi demir tutan deniz dibi
(a) gerilemek, üstünlüğünü kaybetmek, fenalaşmak, (b) (ordu) ric'at etmek, geri çekilmek, (c) rağbetten düşmek, itibar görmemek.
(gemi) karaya oturmak
Fiil
hazırlık emri: uçak ve mürettebatı için harekete hazır ol emri.
İsim
yolculuk programına göre gidilen her yerde müşteriye verilen yer hizmeti
suyun dibine batan olta yemi.
İsim
(beyzbol) yere sürtünerek giden top.
İsim
temel melodi: en kalın sesle tekrarlanan melodi.
İsim
yer böceği
(Carabidae): kütük ve taşlar altında yaşayan bir böcek.
İsim
husk tomato ile ayni anlama gelir. fındık domatesi
(Physalis): kabuk içinde ufak domates gibi bir meyve veren bitki.
İsim
bodur kiraz
(Prunus fruticosa).
İsim
bu bitkilerin meyveleri.
İsim
yer açıklığı (uçağın pervanesinin en alt ucu ile yer arasındaki aralık
yerden yükseklik
İsim, Ulaşım
taban örtüsü: sahne tabanına örtülen örtü.
İsim
groundsheet ile ayni anlama gelir. nemden korumak, için tabana yayılan su geçirmez örtü.
İsim
toprağa yakın kalın bitki örtüsü.
İsim
çimen yerine yetiştirilen bodur bitki.
İsim
(uçak) yer bakım-işletme personeli, meydan ekibi.
İsim
(havaalanı) yer tesisleri
İsim
kurdayağı
(Lycopodium sabaenifolium): sert yapılı bir tür yosun.
İsim
(iş hayatında) avantajlı mevki/durum.
to get in on the ground floor: bir işe ta başından başlamak
(üstün/avantajlı durumda olmak).
İsim
kara kuvvetleri
İsim, Askerlik
yer baldıranı
(Taxus canadensis): K. Amerikaya mahsus kalımlı bir funda.
İsim
dip buzu, su dibindeki buz.
İsim
temel bilgileri öğretmek.
She was well grounded by her mother in the manners used at the royal court.
Fiil
kaşıntı: deriye çengelli kurt larvalarının girdiği yerde duyulan kaşınma hissi.
İsim
yer sarmaşığı
(Glecoma hederacea. Nepeta hederacea) : nanegillerden yuvarlak yapraklı, mavi-mor çiçek açan bir bitki.
İsim
(Br) başkasına kullanması ve üzerinde ev veya başka yapılar inşa etmesi için kiralanan arazinin asıl sahibi
gayrimenkul kira sözleşmesi
gayri menkul kira sözleşmesi
hız/akıntı göstergeci: bir ipe bağlanıp suya atılan, geminin hızını ve akıntı kuvvetini ölçmeye yarayan kurşun ağırlık.
İsim
yerde dönme: uçağın kalkarken/inerken ânî dönmesi.
İsim
ziyaret edilen yerde müşteriye yerel taşıma
yerel gezi ve öteki hizmetler sağlayan şirket
kurtluca, meşecik
(ajuga chamaepitys).
İsim
ground fir ile ayni anlama gelir. kurdayağı
(Lycopodium obscurum, L. complanatum).
İsim
havaalanında geçirilen zaman
iki durak arasında yerde geçirilen zaman
(deniz) kızağın üstünde hareket ettiği zemin