belirlemek

Turkish-English Translation

  1. Verb determine
  2. Verb specify
  3. Verb designate
  4. Verb identify
  5. Verb pinpoint
  6. Verb detect
  7. Verb establish
  8. Verb define
  9. Verb set
  10. Verb fix
  11. Verb assign
  12. Verb ascertain
  13. Verb appoint
  14. Verb qualify
  15. Verb indicate
  16. Verb decide
  17. Verb name
  18. Verb peg
  19. Verb assess
  20. Verb stipulate
  21. Verb spot
  22. Verb set down
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

cezanın belirlenmesi
sentencing Noun, Criminal Law
kendi kaderini belirleme
self-determination Noun, Politics-Intl. Relations
kendi yazgısını belirleme
self-determination Noun, Politics-Intl. Relations
...'in havasını belirlemek
to set the tone of ... Verb
...'in yerini belirlemek
to localize ... Verb
aday belirlemek
to nominate Verb
amaç belirlemek
to set a goal Verb
arzuyu belirlemek
to affiliate Verb
ayrıntılarıyla belirlemek
to clearly define Verb
bir fiyat belirlemek
to agree a price Verb
bir konuda tavrını belirlemek
to define one's attitude Verb
bir şeyin anlamını belirlemek
to determine the meaning of sth Verb
bir şeyin yerini belirlemek
to locate sth Verb
bir sözleşme ile belirlemek
to specify in an arrangement Verb
bir strateji belirlemek
to agree a strategy Verb
bir suçlamayı belirlemek
to specialize an accusation Verb
bir telsiz operatörünün yerini belirlemek
to pinpoint the location of a radio operator Verb
bir zaman sınırı belirlemek
to lay down a time limit Verb
birini bir şey yapsın diye belirlemek
to application someone to do sth Verb
birini mirasçısı olarak belirlemek
to application someone one's heir Verb
birinin kaderini belirlemek
to seal someone's fate Verb
birinin kaderini belirlemek
to determine sb's fate Verb
birşeyi belirlemek
to put your finger on something Verb
birşeyin değerini birşey olarak belirlemek
to value something at something Verb
çevresini belirlemek
to bound Verb
değerini belirlemek
to rate Verb
değerini belirlemek
to value Verb
geri ödenecek tahvilleri kura ile belirlemek
to draw back by lot Verb
hastalığın hangi safhada olduğunu belirlemek
to stage Verb, Medicine
hedef belirlemek
to set a goal Verb
ilkeleri belirlemek
to set out principles Verb
isim belirlemek
to adopt a name Verb
kaderini önceden belirlemek
to predestine Verb
kesin olarak belirlemek
to definitively establish Verb
kimliğini belirlemek
to identify Verb
limit belirlemek
to put a limit Verb
maddi değerini belirlemek
to monetize Verb
malları işaretlerle belirlemek
to identify goods by marks Verb
müzakerenin amaçlarını belirlemek
to specify the goals of discussion Verb
ödeme yerini belirlemek
to specify a place of payment Verb
oyuncuları belirlemek
to cast Verb, Cinema
saat belirlemek
to set a time Verb
sınırları belirlemek
to define boundaries Verb
sınırlarını belirlemek
to define Verb
sonucu belirlemek
tip the scales Verb
tarih belirlemek
to set a date Verb
tarihini belirlemek
to call Verb
tipini belirlemek
to type Verb, Biology
türünü belirlemek
to type Verb, Biology
tutarını belirlemek
to liquidate Verb
tutuklanacak kişileri belirlemek
to designate the persons to be arrested Verb
tutum belirlemek
to adopt an attitude Verb
yarış veya yürüyüşte sürati belirlemek
to set the pace Verb
yerini belirlemek
to locate Verb, Information Technology
yerini belirlemek
to account for Verb
yerini belirlemek
to place Verb
yetkili mahkemeyi belirlemek
to lay the venue Verb, Law
yönünü belirlemek
to fix one's place Verb
zaman belirlemek
to application a time Verb
zaman belirlemek
to set a time Verb
zamansınırını belirlemek
to lay down a time limit Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Bir şeyi, başka şeylerden ayrılacak şekilde ... duruma koymak, tâyin etmek
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.