consider

English-Turkish Translation

  1. Transitive Verb gözönünde tutmak, düşünmek, nazarı dikkate/itibara almak, ka'le almak.
    The committee agreed to consider
    your request for an increase in salary.
    All things considered: Herşey gözönüne alınırsa, her husus düşünülürse.
    not worth considering: ka'le alınmaz, lâfını etmeye/üzerinde durmaya değmez.
    When one considers that … : … gözönünde tutulursa.
  2. Transitive Verb düşünüp taşınmak, üzerinde iyice düşünmek, teemmül/mütalâa etmek, tasarlamak, aklından geçirmek.
    Take
    time to consider the problem. I'm considering to change my job.
    That is my considered opinion: Düşünüp taşındıktan sonra bu kanaate vardım.
  3. Transitive Verb saymak, telâkki etmek, addetmek, farzetmek, yerine koymak.
    I consider it a great honor to be here
    with you today.
    to consider oneself happy: kendini mutlu saymak.
    consider it as done: O işi yapılmış farzet.
    consider youself dismissed: Kendini (işinden) kovulmuş bil.
    He is considered rich: Zengin sayılır.
    I consider him a fool: Bence o aptalın biridir.
  4. Transitive Verb (başkalarının duygu, düşünce, hak vb. ne) riayet/hürmet etmek, saygı göstermek, saymak.
    to consider the feelings of others.
  5. Transitive Verb (dikkatle) bakmak, iyice incelemek/tetkik etmek.
    He considered the man for some time before speaking to him.
  6. Transitive Verb mükâfatlandırmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

consider one's actions
hareketlerini hesaplamak Verb
consider one's own
benimsemek Verb
consider (a matter) at length
irdelemek Verb
consider ...
...'i göz ardı etmemek Verb
consider a complaint
bir şikâyeti ele almak Verb
consider a complaint
şikâyeti ele almak Verb
consider a matter in all its bearings
bir sorunu bütün yönleriyle ele almak Verb
consider a possibility
bir olasılığı göz önüne almak Verb
consider a proposal
bir teklifi düşünmek Verb
consider all angles of a question
bir sorunu etraflıca ele almak Verb
consider all factors involved
ilgili bütün faktörleri gözden geçirmek Verb
consider an application
bir başvuru yu incelemek Verb
consider an application
bir başvuruyu incelemek Verb
consider an occurrence abstracted from the issue
bir olayı sonucunu düşünmeden ele almak Verb
consider an offer
bir teklif üzerinde düşünmek Verb
consider buying a car
bir araba satın almayı düşünmek Verb
consider doing something
birşeyi yapmayı düşünmek Verb
consider in an hono u r to do sth
bir şeyi yapmayı onur saymak Verb
consider in mitigation
cezanın hafifletilmesi amacıyla davaya yeniden bakmak Verb
consider it necessary to do something
birşey yapmayı zorunlu addetmek Verb
consider it necessary to do something
birşeyin yapılmasını zorunlu addetmek Verb
consider it necessary to do something
birşeyi yapmayı zorunlu görmek Verb
consider it necessary to do something
birşeyin yapılmasını zorunlu görmek Verb
consider it necessary to do something
birşeyi yapmanın zorunlu olduğunu düşünmek Verb
consider it necessary to do something
birşeyin yapılmasının zorunlu olduğunu düşünmek Verb
consider necessary
gereksinmek Verb
consider necessary
gereksemek Verb
consider oneself competent
kendini ehliyetli addetmek Verb
consider oneself competent
kendini yetkili saymak Verb
consider oneself entitled to do sth
bir şeyi yapmaya kendini yetkili saymak Verb
consider oneself qualified
kendisini ehliyetli görmek Verb
consider someone safe for a credit of $ 400
birinin 400 dolarlık kredi verebilecek kadar itibarı olduğunu düşünmek Verb
consider someone to be free of (sin , guilt , a moral defect
tenzih etmek Verb
consider someone to be something
birini birşey olarak görmek Verb
consider someone to be something
birini birşey olarak addetmek Verb
consider someone to be something
birini birşey olarak kabul etmek Verb
consider someone to do something
birini birşey yapıyor olarak görmek Verb
consider someone to do something
birini birşey yapıyor olarak addetmek Verb
consider someone to do something
birini birşey yapıyor olarak kabul etmek Verb
consider something abstractly
soyutlamak Verb
consider something as cancelled
bir şeyi batıl addetmek Verb
consider something done
birşeyi oldu bilmek Verb
consider something done
birşeyi oldu kabul etmek Verb
consider something from all points of view
bir şeyi her açıdan ele almak Verb
consider something insufficient
bir şeyi yetersiz görmek Verb
consider something insufficient
az bulmak Verb
consider something necessary
bir şeyi gerekli görmek Verb
consider something to be something
birşeyi birşey olarak görmek Verb
consider something to be something
birşeyi birşey olarak kabul etmek Verb
consider something unimportant
kale almamak Verb
consider that
göz önüne almak Verb
consider the contract void
sözleşmeyi geçersiz saymak Verb
consider the details of a proposal
bir teklifin ayrıntılarını düşünmek Verb
consider the expenses
masrafı hesaba katmak Verb
consider the facts
gerçekleri göz önüne almak Verb
consider the possibility of an event
bir olayın yer alabileceğini dikkate almak Verb
consider the possibility of doing something
birşeyi yapma olasılığını değerlendirmek Verb
consider whether to do something
birşeyi yapıp yapmamayı düşünmek Verb
consider yourself to be something
kendini birşey olarak görmek Verb
consider yourself to be something
kendini birşey olarak kabul etmek Verb
consider yourself to be something
kendini birşey olarak addetmek Verb
not to consider fit
gözü tutmamak
not to consider the price
fiyat üzerinde durmamak Verb
to consider someone trustworthy to the extent of
birine ...'e kadar güvenilir
English-Turkish phrases from Zargan's own database