en önemli

Turkish-English Translation

  1. leading
  2. principal
  3. foremost
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

en önemli bölüm
big apple
en önemli iş
primary business
en önemli kişi
hero
en önemli nokta
peak
en önemli olarak
of the first consideration
en önemli önerge
substantive motion
en önemli parçası olmak
lie at the heart of, lie at the core of Verb
en önemli şey
leading fact
en önemli şey olmak
to come down to something Verb
en önemli sorun
crucial issue
en önemli tanık
key witness
en önemli ticaret merkezi
chief seat of commerce
en önemli ve etkileyici şey
piece de resistance
bir firmanın en önemli adamı
head cook and bottle washer
bir konuşmanın en önemli ya da can alıcı cümlesi
punch line
çağının en önemli şahsiyeti
greatest figure of his era
gazetenin baş sayfasındaki en önemli haberi veren manşet
headline
kişinin geçimini sağladığı en önemli iş
bread and butter business
sözleşmede öngörülen en önemli yükümlülük
primary obligation
vb'nin en zor ya da önemli yanı
the sharp end
Turkish-English phrases from Zargan's own database