end to end

  1. uç uca, sıra ile.
    We can provide seats for 8 people if we place these 2 tables end to end.
    from
    end to end : bir uçtan bir uca.
uçtan uca şeffaflık Noun, Management
baştan başa
boşuna, nafile, beyhude.
odada ileri geri yürümek Verb
mali yıl sonu hesap durumu
vasıtaları bir amaca göre ayarlamak Verb
...'e son vermek Verb
birşeye son vermek Verb
birşeye bir son vermek Verb
birşeyi bitirmek Verb
birşeyi durdurmak Verb
ihlâle son vermek Verb
savaşa son vermek Verb
sonuçlamak sonuçlandırmak Verb
savaşı sona erdirmek Verb
savaşa son vermek Verb
akıbeti kötü olmak Verb
sonu kötü bitmek Verb
çıkmaza girmek Verb
tıkanıp kalmak Verb
kötü sonuçlanmak Verb
kapanmak Verb
tamam olmak Verb
dolmak Verb
neticelenmek Verb
nihayet bulmak Verb
vakti dolmak Verb
bitmek Verb
vadesi gelmek Verb
genç ölmek Verb
tahammülünün son haddine gelmek Verb
tahammülün son haddine gelmek Verb
(uzun süren bir işi) bitirmek, (nihayet) sona erdirmek.
The year was drawing to an end.
bitmek Verb
sona ermek Verb
şiddete son
sonuna kadar savaşmak Verb
sonuna kadar savaşmak Verb
baştan aşağı Adverb
baştan sona
bir ucundan diğerine
başından sonuna kadar Adverb
baştan aşağı Adverb
baştan sona Adverb
sonuna kadar dayanmak Verb
meseleyi kapatmak için
bir amaca/sonuca ulaştıran yol/çare/araç.
(okulda) okumasını tamamlamak Verb
sona erdirmek, son vermek.
birşeyi durdurmak Verb
birşeyi bitirmek Verb
birşeyi sona erdirmek Verb
bir şeye son vermek Verb
hayatına son vermek Verb
bir kitabı baştan sona okumak Verb
amacına ulaşmak için hilelere başvurmak Verb
anlaşmaya son verme hakkı
bir işi ay sonundan önce bitirmeyi kafasına koymak Verb
...'i sonuna kadar desteklemek Verb
bir işin hoş olmayan yanı ile uğraşmak zorunda kalmak (bir pazarlıktaki elverişsiz koşul
ölünceye kadar
dayanma gücü kalmayıncaya kadar
sonuna kadar
son ana kadar Adverb
sonuna kadar Adverb
baştanbaşa, başından sonuna kadar.
sonsuza kadar
Bu amaçla,
yavaş yavaş son bulmak Verb