bir program sırasında dinleyici ya da izleyicilerin kazanılması ya da kaybedilmesi
kan akışı
Noun, Physiology
eldeki para veya net kâr: bir firmanın gelirinden vergiler, aşınma payı ve diğer masraflar çıktıktan
sonra kalan nakit para. Yeni yatırımlara ayrılan tahsisat çiktıktan sonra gerisi hissedarlara kâr olarak dağıtılır.
Noun
nakit akışı ile finanse etmek
Verb
nakit akımı ile finanse etmek
Verb
kaygan akış, sıvı zerrelerinin bir cisim etrafında sabit (veya düzgün değişen) hızla akması. turbulent flow
beklenen nakit akımının şimdiki değeri
bir şirketin gerçekleştirmeyi beklediği net nakit meblağ
kaygan akış, sıvı zerrelerinin bir cisim etrafında sabit (veya düzgün değişen) hızla akması. turbulent flow
gelgit olayında suların yükselmesi
ülke ya da anakaranın içine ya da dışına turistlerin hareket yönü ve sayısının istatistiksel ölçümü
belirli bir süre içinde bir bölge
burgaçlı/çevrintili akıntı.
(petrol kuyusu) sarsıntıyla akmak
Verb
flow sheet ile ayni anlama gelir. izlem: üretim sürecinde, malzemenin geçirdiği evreleri gösteren ayrıntılı çizenek.
Noun
(bilgisayarda) akış çizeneği: bir sorunun çözüm yöntemini, işlem sırasını gösteren çizenek.
Noun
(otomatik kontrol düzenlerinde, telefon santrallarında vb.) elemanların birbirine bağlı olarak işleyiş sırasını gösteren çizenek.
Noun
izlem özeti: bilgisayar için düzenlenmiş az ayrıntılı izlem.
Noun
birşeyin sonucunda ortaya çıkmak
Verb
birşeyin sonucunda gerçekleşmek
Verb
(gelgit olayında suların) yükselmesi
flow chart ile ayni anlama gelir. izlem: üretim sürecinde, malzemenin geçirdiği evreleri gösteren ayrıntılı çizenek.
yazın toprağı su basmak
Verb
güçlü bir şekilde hissedilmek
Verb
baskın bir duygu olmak
Verb
gelirin dairesel akışı (bir ekonomide para ve malların değişik gruplar arasında el değiştirmesi işlemi
ağız kalabalığına getirmek
Verb
bitmiş ürünlerle ya da diğer faaliyet konularıyla ilişkilendirilmesi
veri (bilgi) akış diyagramı
indirgenmiş nakit akışı
Noun, Accounting
indirgenmiş nakit akımı
Noun, Accounting
indirgenmiş nakit akımları yöntemi
Noun, Accounting
indirgenmiş nakit akışı yöntemi
Noun, Accounting
sürekli vergi akışı sağlamak
Verb
malların serbest dolaşımı
makineli tüfek gibi konuşmak
Verb
iki memleket arasındaki ticaret akışını durdurmak
Verb
eriyik akış hızı
Noun, Chemistry
maddi olay (sigortacıların rizikoyu kabul edip etmeyeceklerine , kabul ettikleri takdirde primin ve diğer
şartların ne olacağına karar verebilmeleri i