Cape Province ile ayni anlama gelir. G. Afrika Cumhuriyetinin bir eyaleti; eski adı:
Cape Colony.
Merkezi:
Cape Town.
Noun
bir ümit ışığı görmek
Verb
(a) boş ümit.
It's a forlorn hope. (b) umutsuz/tehlikeli/beyhude girişim/teşebbüs, (c)
esk. fedai/serdengeçti alayı.
bütün ümidini yitirmek
Verb
ümit etmek/ummak, ümidini kesmemek.
He can hold out no hope for success.
haklı olarak ümit besleme
en ufak bir ümit bile yok
Yıldız Savaşları Bölüm IV: Yeni Bir Umut
Proper Name, Cinema
büyük istidat, istikbal vadeden kimse
Noun
ümidini kırmamak, olmayacak bir şeyi ummak, yeise kapılmamak, olması için dua etmek.
I fell asleep hoping against hope that the news was not true.
havanın düzelmesini beklemek
Verb
gerisini talihe/Allaha bırakmak, sonuçtan umut kesmemek, güvenini sarsmamak.
Don't worry about the exam, you study as hard as you can, and then hope for the best.
olmayacak duaya amin demek
Verb
birşey yapmayı umut etmek
Verb
birşey yapmayı ümit etmek
Verb
birşey yapmayı ummak
Verb
Allah vere de, keşke.
I hope to hell he didn't go alone: Allah vere de yalnız gitmemiş olsa.
iyileşmek için pek ümidi olmamak
Verb
(birinden bahsederken) “Kulakları çınlasın.”
Hayrola! inşallah herşey yolunda!
Çıkmadık candan ümit kesilmez.
Sentence