kötü niyetle
Adjective, Law
kötü arkadaşları olmak
Verb
sağlığı yerinde olmamak
Verb
bakımsız durumda olmak
Verb
(US) patronun gözünden düşmek
Verb
kötü niyetli hamil
Noun, Law
kötü niyetli zilyetlik
Noun, Law
kötü niyetli alıcı
Noun, Law
taşıt aracının müessif bir kaza geçirmesi
çok tamire muhtaç olmak
Verb
işleri kötüye gitmek
Verb
birinin gözüne girememiş olmak
Verb
(muvakkaten) talihi ters gitmek.
kötü bir durumda, tehlikede, çok hasta.
ağızda kötü tat bırakmak
Verb
ağzında kötü tat bırakmak
Verb