ana-babasına bağımlı olmamak
Verb
kendine ait geliri olmak
Verb
kendi ayrı geliri olmak
Verb
bağımsız ve tarafsız mahkeme
Noun, Law
bağımsız ve tarafsız mahkeme
Noun, Law
aygıttan bağımsız
Information Technology
işlevsel olarak bağımsız
Adjective
istinabe müzekkeresi istinabe selahiyeti
bağımsız hasar tesbitçisi
bağımsız hasar tespitçisi
bağımsız idari otoriteler
Noun, Competition Law
bağımsız denetim
Noun, Management
bağımsız denetim kuruluşu
Noun, Management
bağımsız murakıp
Noun, Management
bağımsız denetçi
Noun, Management
bağımsız denetim raporu
Noun, Management
bir tek semtte iş yapan banka (müdürleri ile memurları genelde bulunduğu civarın sakinleridir
bir tek semtte iş yapan banka
bağımsız bankacılık sistemi
bağımsız işadamı bağımsız işçi sendikası
Noun
(dilbilgisinde) ara cümle
bağımsız akit (herhangi bir koşulun ya da başka bir akdin ifasına bağımlı olmayan akit
müstakil akit (herhangi bir şartın veya diğer bir aktin ifasına tabi olmayan akit
bağımsız iktisadi varlık
Noun, Competition Law
kendi kendini finanse etmek
Verb
Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu
Proper Name, Organizations
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD)
Noun, Organizations
bireysel sorumluluk metodu (iki veya da fazla sigorta ile temin edilen hasarın bölüştürülme metodu ,
her bir sigortacının sorumluluğu ayrı ayrı hesapl
bir kimsenin bir parti tarafından değil de seçmenlerince aday gösterilmesi
-den bağımsız/ayrı olarak, -e bağlı/tâbi olmaksızın.
independent of the feelings of others.
Bağımsız Cumhuriyet Partisi
Proper Name, Political Parties
bağımsız perakende ticaret
bağımsız perakendeci tüccar
bir şebeke ile sıkı temasta bulunması muhtemel olmakla birlikte herhangi bir şebekenin mülkiyetinde bulunmayan yayın istasyonu
tek başına çalışan işletme
(US) büyük bir satış teşkilatının şubesi niteliğinde olmayıp bireysel mülkiyet ilkesine göre hareket eden bağımsız satış mağazası
(Br) bağımsız televizyon firması
bağımsız televizyon piyasası
Bağımsız Türkiye Partisi
Proper Name, Political Parties
bağımsız meslek sendikası
Noun
bağımsız işçi sendikası
Noun
bağımsız bölüm
Noun, Zoning Law
bağımsız değişken
Noun, Mathematics
finansal olarak bağımlı olmamak
Verb
finansal olarak bağımsız olmak
Verb
paraca bağımsız olmak
Verb
ülke içinde rehbersiz gezi
programı yolcunun isteğine göre düzenlenmiş ve ücreti önceden ödenmiş uluslararası yolculuk
bağımsız iradenin serbestçe kullanılması
kanunen bağımsız emeklilik sandığı
bağımsız adaylığını koymak
Verb
gelecek seçimde bağımsızlara oy vermek
Verb
Birleşik Devletler Topluluğu
Proper Name
Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT)
Noun, Place Names
Avrupa, Ortadoğu, Afrika ve BDT
Noun, Place Names