long-distance

English-Turkish Translation

  1. uzak(ta), birbirinden uzak.
  2. uzak mesafe(li)/menzilli, uzakları kaplayan, uzak yerlere giden/tesir eden.
    long-distance listening
    devices: uzak mesafe dinleme cihazları.
    a long-distance moving van.
  3. (telefon) şehirlerarası.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(tel) long-distance
şehirlerarası
call someone long-distance
birine şehirlerarası telefon etmek Verb
long-distance blockade
deniz ablukası Noun
long-distance express
(US) FD-treni
long-distance flight
uzun mesafe uçuşu
long-distance freight traffic
uzun mesafe yükü trafiği
long-distance hauling
(US) uzun mesafe kamyon taşımacılığı
long-distance telephone call
(US) şehirlerarası telefon görüşmesi
long-distance telephone call
şehirlerarası telefon görüşmesi
long-distance telephone call
(US) milletlerarası konuşma
long-distance telephone conversation
şehirlerarası telefon bağlantısı
long-distance traffic
uzun mesafe trafiği
long-distance transport
uzun mesafe trafiği
incoming long-distance call
gelen şehirlerarası telefon çağrısı
outgoing long-distance call
dışarı şehirlerarası telefon görüşmesi
place a long-distance call
(US) şehirlerarası telefon konuşması yazdırmak Verb
long distance
şehirlerarası (telefon servisi/santralı/operatörü). Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database