bir gün

Turkish-English Translation

  1. someday
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

günlerden bir gün
one fine day
güzel bir gün
fair day
ileride bir gün
sometime
ileride bir gün
someday
bir gün daha süre tanımak
to grant a (day's) grace Verb
bir gün evvel
one day before
bir gün gerekir diye bir tarafa beş on kuruş koymak
to have a sum put by to fall back upon Verb
bir gün için geçerli olan bilet
day ticket
bir gün lük izin almak
to take a day off Verb
bir gün saptamak
to name a d Verb
bir gün saptamak
to set a day Verb
bir gün sürecek olan
daylong Adjective
bir gün süren
daylong Adjective
bir gün süren ateş
diary fever
bir gün süren şöhret
mushroom fame
bir gün tayin etmek
to application a day Verb
bir gün tespit etmek
to appoint a day Verb
bir gün tespit etmek
to name a day Verb
bir gün üzerinde anlaşmak
to agree upon a day Verb
bir gün üzerinde karar vermek
to decide upon a day Verb
Başka bir gün buluşuruz.
I'll take a rain check.
başka bir gün için bilet almak
to rebook Verb
batınınkinden bir gün önceki tarihtir
date line
bir toplantı için bir gün tespit etmek
to settle a day for a meeting Verb
biriyle er geç bir gün hesaplaşmak
to come home on someone some day Verb
duruşma için bir gün tespit etmek
to fix a day for the trial Verb
felekten bir gün çalmak
to allow oneself a little dissipation Verb
günlük opsiyon (süresi sadece bir gün olan opsiyon
day to day option
haftada bir gün izinli olmak
to have one day out a week Verb
personele bir gün izin vermek
to give the staff a day off Verb
sadece bir gün geçerli borsa emri
day order
tarihi bir gün ya da bir olayın kutlama şenlikleri
cultural festival Noun
toplantı için bir gün tespit etmek
to settle a day for the meeting Verb
yeniden buluşmak için bir gün saptamak
to appoint a day to meet again Verb
yorucu bir gün geçirmiş olmak
to have a trying day Verb
bir önceki gün ile ilgili
pridian
bir senedin vadesini üç gün erteleme
a three days'grace (for payment of a bill)
bir şeyi iki gün içinde yapmak
to do something inside of two days Verb
bir şeyi kara gün için saklamak
to lay up something for a rainy day Verb
bir ziyareti birkaç gün uzatmak
to extend a visit for a few days Verb
her gün iyi bir iş yapmak
to do a good deed everyday Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database