break-away

English-Turkish Translation

  1. patinaj
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

breakaway
ayrılma, ayrılış, uzaklaşma.
He made a breakaway from his former life: Eski hayatından uzaklaştı.
breakaway
(a) panik, dağılıp kaçma, kaçış, hezimet, (b) sürüden kaçan hayvan.
breakaway
kolay sökülüp kurulabilen sahne. Theatre
breakaway
ayrılan, ayrılık taraftarı.
A breakaway group within the old political party formed a new one.
breakaway
kolay sökülüp takılabilen, kolayca kırılabilen.
break away
(a) sıyrılmak, (kaçıp) kurtulmak, firar etmek, yakasını kurtarmak.
He broke away from arresting officer.
(b) vaktinden önce harekete geçmek.
The horse broke away from the starting gate. (c) kırılıp kopmak, dağılmak, ayrılmak, (dinî/siyasî) bağları koparmak.
breakaway group
bütünden kopan grup
breakaway group
kopan grup
English-Turkish phrases from Zargan's own database