(bir kimsenin sağlık ve saadetine) kadeh kaldırmak/tokuşturmak.
We all drank a health to bride.
birinin içkisini daha sert yapmak
Verb
alkollü içki
Noun, Food-Kitchen
gazlı içecek
Noun, Food-Kitchen
enerji içeceği
Noun, Food-Kitchen
meşrubat
Noun, Food-Kitchen
sert içki, (rakı, viski vb. gibi) alkolü fazla olan içki.
Noun
karışık içki, iki veya daha fazla alkollü içki karışımı.
kısa zamanda çok içki içmek
Verb
alkolsüz içecek
Noun, Food-Kitchen
meşrubat
Noun, Food-Kitchen
sporcu içeceği
Noun, Food-Kitchen
deniz, derya, okyanus.
to fall in the drink: denize/suya düşmek.
in the drink
hv. (uçak) denize inmiş.
ara sıra tek bir kadehin zararı yok
ağızıni ıslatmak (argo)
Verb
(bir kimsenin sağlık ve saadetine) kadeh kaldırmak/tokuşturmak.
We all drank a health to bride.
(parayı) içkiye harcayıp tüketmek, (dert ve kederi) içki ile dağıtmak/unutmak.
He drank his troubles away: İçerek dertlerini unuttu.
drink away one's fortune: servetini içkiye harcayıp bitirmek.
drink away one's sorrows: kederini içki ile dağıtmak.
jetonla çalışan alkolsüz içki veren otomat
yutmak, (içip) gövdeye indirmek.
(a) (zevk duyarak/doya doya) seyretmek/dinlemek/zevkine varmak, içine sindirmek.
I drank in the beauty of the scene. (b)
mec. yutmak.
He drank it all in: (Bu yalanların vb.) hepsini yuttu.
(alışkanlıktan dolayı) çok/fazla içki içmek.
aşırı içkiyle kendini öldürmek
Verb
sularda tedavi görmek
Verb
gelinin şerefine içmek
Verb
birinin sağlığına içmek
Verb
son damlasına kadar içmek
Verb
başkasından çok içki içmeye karşın ondan daha ayık olmak
Verb
bir dikişte hepsini içmek
Verb
gazlı alkolsüz içecek
Food-Kitchen
alkol içmekten sakınmak
Verb
müessese hesabına bir içki içmek
Verb
içki ısmarlamak birine içki ısmarlamak
Verb